Genel HaberlerManşet

TFF’nin acelesinin sırrı, TVF’nin raporunda saklı

TÜRKİYE Futbol Federasyonu’nun “12 Haziran’da başlıyoruz” açıklamasının ardından tepkiler, itirazlar ve belirsizlikler sürerken akılları karıştıran bir önemli konu daha var.

Türkiye’de korona sürecini organize eden tek ve en yetkili olarak bildiğimiz Bilim Kurulu’nda görüş alma ihtiyacı bile duymadan “Başlıyoruz” açıklaması yapan TFF Başkanı’nın tepkiler üzerine çark edip “Bilim Kurulu’na bir soralım” demesi de “Pişkinlik” olarak yorumlandı.

Öte yandan “En temaslı spor branşları” sıralamasında başı çeken futbolun başlaması gündeme gelirken, dünyada ve ülkemizde sporcuların birbirlerinden metrelerce uzak olarak mücadele ettikleri tenis gibi, voleybol gibi branşlarda henüz “Kaldığı yerden devam” kararının gündeme bile gelmemesi, kamuoyunu şaşırtan ve düşündüren ayrıntılardan biri.

Ülkemizde voleybol camiasının önde gelen isimleri “Voleybol liglerimiz, durdurulduğu haftadaki puan durumlarıyla tescil edilir ve sezon bitirilir” görüşünde.Yine camiada buna kimsenin itiraz etmeyeceği konuşulurken gerekçeleri de maddeler halinde sıralanıyor:
1-Kulüpler ve oyuncuların büyük bölümü oynamak istemiyor
2-Yabancıların büyük bir çoğunluğu ülkelerine gitti
3-Yine yabancıların çoğu yeni sezon için başka kulüplerle anlaştı
4-Geri gelenler olsa dahi ayrılacağı takıma yeniden motive olması zor
5-Yayın geliri sıfır noktasında
6-Sözleşmeler çoğunlukla 1 yıllık
7-Oyuncuların tamamı sadece evinde veya kulübünün spor salonunda bireysel çalışmalar yapıyor
8-Voleybolun şu ana kadar çalışıldığı söylenen bir ‘dönüş öneri protokolü’ yok.

Yukarıdaki sıralamanın aynısını ülkemizde FUTBOL için de yapmak mümkün.

Sadece “5’inci madde” hariç!..

Ve TFF’nin bu konudaki acelesinin ve kimseye danışma ihtiyacı bile duymadan apar topar açıklama yapmasının sebebi de “Yayın gelirleri ile yayıncı kuruluşun gelirleri” olsa gerek.

Kaynak Yeniçağ

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu